Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin üzerinden dokuz ay geçmesine karşın havalar soğurken başta barınma olmak üzere temel sorunlan güncelliğini koruyor. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, geçen hafta 2022 yılı Sayıştay denetim raporları ile 2022 yılı kesin hesabı ve 2024 yılı gider bütçeleri hakkında Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonu’nda dün bir sunum yapmıştı. Yerlikaya deprem bölgesindeki duruma değinirken “20 Eylül itibarıyla çadırda kalan vatandaşımız bulunmuyor” ifadelerini kullanmıştı. Ancak bölgede yaşananlar bu açıklama ile örtüşmüyor.
‘HEP HASTANEDEYİM’
Depremin en kötü vurduğu kentlerden olan Hatay’ın birçok ilçesinde yaklaşık 5 bin çadırının bulunduğu belirtilirken altı kişi bir çadırda kalan Tenbeloğlu ailesi hayatta kalma mücadelesi veriyor. Eşi ve dört çocuğuyla çadırda kalan Özlem Tenbeloğlu, yaşadıklarını Cumhuriyet’e anlattı. Özlem Tenbeloğlu, “Orta hasarlı evimize giremediğimiz için evimizin yakınında çadır kurduk. Defalarca konteyner başvurusu yaptık ama yanıt alamadık. Bir konteyner bile bize çok görüldü. Eşimin kalça kemiğinde çürüme var. Yazın sıcağı yiyen çocuklarım şimdi kış şartlarında hastalanıyorlar. Sürekli hastanedeyim” diye konuştu.
“O kadar zor şartlarda yaşıyoruz ki açıklamaya bile utanıyorum” diyen Tenbeloğlu, “Dört çocuğumun ikisi okula gidiyor, ikisi de küçük. Hiçbir şekilde yardım alamıyorum, çocuklara bakamıyorum. Perişan haldeler. Uyuz oldular, kaşınıyorlar. Oğlum bronşit oldu. Dışarıda yıkıyorum onları ve yarı aç yarı tok yatıyorlar. Çocuklarım eriyor. Aylardır konteyner sırası bekliyoruz. Ben bu kışı nasıl geçireceğim? Nereye gideceğim, ne yapacağım bilmiyorum. Kendim için hiçbir şey istemiyorum. Yalnızca çocuklarımın temiz ve sıcak bir yerde kalıp karınlarının doymasını istiyorum. Yalvarırım sesimi duyun” ifadeleriyle isyanını dile getirdi.